Pages

Subscribe

13 Eylül 2010 Pazartesi

sevgili cemaat

şu referandum olayı canımı çok sıktı. aslında bir çoğumuz o sandıktan ne çıkacağının farkındaydı bence. bu ertesi gün öleceğini bilen birisinin bir gün fazla yaşayabilme umuduyla dua etmesi gibiydi. olmayacak duaya amin demesi gibiydi. ne bileyim işte.

bu milletin yarısından fazlası cahil. okuma yazma bilmeyi çağdaşlık sanan binlerce, milyonlarca insan var. her okuduğuna inanan, her yüzüne gülen iyi sanan, karnının açlığından vatanı milleti düşünemeyecek durumda olan yüzlerce insan var. işte bu insanlar ya kandırılıyor ya da kandırılmaya göz yumuyor.

ülkenin ne durumda olduğunu GERÇEKTEN bilenler o sandıktan evet çıkacağının farkındaydılar. benim asıl şaşırdığım nokta hayır diyerek başkaldırabilen %42'lik kısım. il il incelendiğinde 4-5 tane ilden hayır çıkmasına rağmen geneldeki bu neredeyse yarı yarıya kalma durumu bir şeylerin değişebileceğine dair umut veriyor. en azından kendi adıma.

bize " sevgili atatürk lisesi camiası!" şeklinde seslenen bir müdürümüz vardı. oldu olacak " ey cemaat!" deseydin be adam. yormasaydın kendini, yatakhanelerden birini mescit yaptırsaydın bir de. piç. orospu çocuğu, siktir git ne cehenneme gidiyorsan git. çok şükür ki bu sene kurtulduk. gelenin gideni aratması tabusunun yıkıldığının resmidir bu sanırım.

siyaseti sevmem de anlamam da. ama geleceğimin böylesine uluorta yok edilmesine göz yummayacağım. gel gör ki yaşım tutmuyor. lanet olsun.

5 Eylül 2010 Pazar

yüz yıllık ağaç.

ilk ygs deneyimim bok gibi geçmiş resmen. asında çıktığımda kolay gibi gelmişti. ya GERÇEKTEN kolaydı hakkını yemeyelim soruhazırlayıcıların. ama bir milyon tane işlem hatasıdır dikkatsizliktir falan sorum gitmiş. bundan da NEFRET EDİYORUM. bir de zaman problemlerim var tabi. yetiştiremedim yine ama bu defa taktik değiştirip sosyali sona bırakmıştım. efendiciğime söyleyeyim fenden 1 boş bırakarak kişisel rekorumu kırmış oldum diyordum ki keşke boş bırakaydım da yanlış olmayayadı. kısmet, diğer sınavlara.

sosyal yapmasanız da pek bişey kaybetmezsiniz diyorlar bazı muhterem zatlı matematikçilerimiz. çok biliyorlar! matematikçisin diye sosyali ezmek zorunda mısın kardeşim? bak, yapamadım sosyali ne oldu, elinin körü. hesapladım, eğer sosyalden de yapabilmiş olsaydım en azından 25-30 net, alacağım puandan 30- evet yaklaşık 30 puan daha fazla alacaktım. hala sövmekteyim.

evden dersaneye trenle gidiyorum. bazen çok garip şeyler oluyo ya da çok komik şeyler, ama şuan aklıma gelmedi. anı yaşıyorum. taşınıyoruz ama. bulduğumuz ev de caminin yanında. teallam yaa. neyse belki iki fatiha bir sübhaneke okurum da kazanırım orası hiç belli olmaz. iki sokak aşağısı sahil. iki sokak mesafede kira fiyatları 750-1000 tl arası değişiyor çüş.

şebnem ferahın "eski" şarkısını hep "sen nasıl başardın yüz yıllık aaaağç gibisiğiğiğin şeklinde biliyordum bunca zamandır. megersem "sen nasıl başardın yüz yıllık aaağaç gibisiğiğiğin" olacakmış o. bir insan hep aç olmaya görsün herkesi kendisi gibi aç sanıyor kanımca. bak yine acıktım.

2 Eylül 2010 Perşembe

atarlanmalar

eylül bereketiyle geldi resmen. bir mevsim kendini bu kadar mı belli eder arkadaş? dün şortlarla elbiselerle gezerken, bugün kalın bir pantolon ve ceketin içinde buluverdim kendimi. tabi şikayetçi değilim. hem de hiç. zaten yaz mevsimine zerre kadar tahammülüm yok, kusura bakmasın şimdi kimse. eskiden her tatil dönüşü "tatillerden nefret ediyorum, yaz mevsiminden tiksiniyorum" dediğimde sınıftakilerin üzerime çullanmasıdır artık susmamın nedeni. yoksa, kış mevsimi ♥ ben yani.

hala serdar ortaç fanı olan insanlar var, çok garip. hayır bi de bunlarla aynı masada oturup yemek falan yiyoruz bu daha garip. birisi de çıksa "eğer bana oy verirseniz serdar ortaç, petek dinçöz ve türevlerini piyasadan sileceğim!" dese ona oy veririm. tayyip hariç tabi. o kıçını yırtsa yine de oy çıkmaz benden. hıh.

2 gün sonra dersane sınavım var. çok heyecanlı, anlatılabilir gibi değil ya. bu senenin ilk YGS'si. bakalım 3 ay öncesinden beri ne kadar aşama kaydetmişim? gerçi sınavda çıkacak konuarı göz önüne alınca "dalgamı geçiyosun lan?" diyesi gelmiyor değil insanın ama en bilinen konu en yanlış yapılan konudur.

dersanenin aptal fizik testleri yüzünden test çözmekten korkar oldum. test 15 soru cevap anahtarında 14 soru var mesela. ya da doğru cevap seçeneklerde yok. bir de şu var: ....aşağıdakilerden hangisidir? A) 5/3 B) 1 C) 1/2 D) 2/2 E) 3/5
kaç milyon tane sorunun cevap anahtarını değiştirdik sayamadım. bir de hoca pişkin pişkin "olabilir arkadaşlar, gözümüzden kaçmıştır" demiyor mu. gel de boğ. olamaz efendim.

ama tüm bu yapılan yanlışlıklar ya da sinirlenmeler, pis bakış fırlatmalar önümüzde bir adet YGS ve 37467 adet LYS olduğu gerçeğini bir şakaymışçasına hafife alabilmemiz için yeterli değildir, olmayacaktır.
en iyisi gidip 3-5 test daha çözeyim de kendime geleyim.

1 Eylül 2010 Çarşamba

laf olsun, torba dolsun.

bugün dünya barış günü imiş. ne güzel.
dünya barış günün kutlu olsun.


kutlu ol.